Dünyanın önde gelen otomotiv teknolojileri üreticisi Bosch'un ürettiği yeni nesil dizel enjeksiyon sistemlerinin otomotiv pazarındaki ağırlığı artıyor. Avrupa'da trafiğe yeni kaydedilen araçların yüzde 51'i dizel motorlulardan oluşuyor. Türkiye'de ise dizel araçların oranı yüzde 30. Artık küçük arabalardan lüks modellere kadar tüm araç kategorilerinde dizelin büyük zaferi konuşuluyor.
Yeni nesil dizel motorlar ile yakıt tüketiminde oluşan tasarruf sürücülerin dizel motorları tercih etmesinin başlıca nedenlerinden. Aynı hacimdeki mazotun benzine göre daha ucuz olması da dizelin daha ekonomik olmasının diğer bir göstergesi. Ayrıca, eski teknolojinin aksine, benzinli motorlar kadar seri ve yüksek motor performansı sayesinde dizel motorlar sürücülerin ilk tercihi haline geliyor.
İlk binek dizel otomobil, 1936 yılında üretilen Mercedes 260 D idi. Ekonomik ve dayanıklı olmalarına rağmen dizel motorlu araçlar 1970'li yıllara kadar gürültülü, yavaş ve hantal olarak görülüyordu. Dizel motorunun başarısı ancak ilk direkt enjeksiyonlu motorların tüketiciye sunulmasıyla başladı. Bu tarihten sonra dizel, sadece yakıt ekonomisi göstermekle kalmadı, aynı zamanda kendisinden umulmayan bir sürüş dinamiği gösterirken, aynı zamanda zararlı egzoz gaz emisyonlarında da oldukça azalma sağladı. Bosch 1996 yılında VP44, 1997 yılından Common Rail ve 1998'de Birim Enjektör sistemi ile yeni nesil dizel enjeksiyon sistemleri de pazara sunmaya başladı. Dizel motorunun zaferinde yeni dizel araçları kullanmayı daha keyifli yapan söz konusu sistemlerin katkısı büyük.
Yorum yapılmamış.