Bosch'un otomotiv teknolojisinde geliştirdiği son ürünler, Almanya'nın Frankfurt kentine bağlı Boxberg kasabasında düzenlenen, "58. Otomotiv Basın Konferansı"nda tanıtıldı.
Bosch Otomotiv Grubu Teknolojisi Ticari Sektörü Başkanı Dr. Bern Bohr, çok sayıda ülkeden gazetecilerin katıldığı konferansta yaptığı konuşmada, Bosch'un yenilikçi programının 3 kelimede saklı bulunduğunu, bunun da "Yaşam için teknoloji" olduğunu söyledi.
Birçok alanda bu iddiaya layık olduklarını, sistemlerinin bazılarının konfora getirdikleri artıyla otomobil sürücüsünün hayatını kolaylaştırdığını belirten Bohr, ancak sistemlerinin birçoğunun da kazaları önlemek suretiyle doğrudan doğruya yaşamı korumaya yardımcı olduğunu, sonuçta "Yaşam için teknoloji"nin çevreyi ve kaynakları korumak anlamına geldiğini bildirdi.
160 bin çalışanın 100 bini Almanya dışında
Bohr, 2006 yılı sonunda otomotiv teknolojisi ticari sektöründe 160 bin çalışana sahip olduklarını, bunlardan yaklaşık 100 bininin Almanya dışında bulunduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
"Bu, 10 yıl öncesinin yaklaşık iki katı. Otomotiv teknolojisi alanında 25 ülkede 120 fabrikada üretim yapıyoruz. Dünyanın her yerinde yaklaşık 50 geliştirme merkezinde 19 bin mühendis çalışıyor. Müşterilerimiz dünyanın her neresinde faaliyet gösteriyorsa, biz de orada onların yakınında çalışıyoruz. Global ticaretimiz yol kat etmeye devam ediyor, çünkü bulunduğumuz yerde de vurucu güce sahibiz.
Bilhassa dinamizme sahip olan sanayileşmekte olan ülkelerde mevcudiyetimizi önemli ölçüde geliştirdik. Böylelikle, mesela Hindistan ve Çin'de yüksek basınçlı dizel enjeksiyonu için bizim common-rail sistemimizin üretimi başladı. Brezilya'da anti blokaj sistemi olan ABS imalatına başladık."
Asya'da büyüme ve düşük fiyatlı araçlar için çözümler
Bohr, Asya-Pasifik bölgesindeki otomotiv teknolojisi cirolarını da son 10 yılda 5'e katladıklarını, sadece 2006 yılında otomobille ilgili ticaretlerinde Hindistan ve Çin gibi ülkelerin her birinde takriben yüzde 30 oranında büyüme sağladıklarını kaydetti.
Bu dinamizmin devam edeceğini anlatan Bohr, "Çünkü bu branştaki ağırlıklar Asya yönünde kaymaya devam ediyorlar. Oradaki sanayileşmekte olan ülkelerde otomobil üretiminin önümüzdeki 8 yıl içinde ortalama yüzde 6 oranında büyüyeceği tahmin ediliyor" dedi.
Bohr, imalat sanayinin yerleşik olduğu Kuzey Amerika ve Batı Avrupa bölgelerinde bu büyüme oranının takriben yüzde 1 olduğunu ifade ederek, dünya genelinde otomobil endüstrisinde yaşanan bu değişime kendilerini her zamankinden daha fazla uyduracaklarını vurguladı.
7 bin euronun altında net fiyatla satılan düşük fiyatlı araçların satış adetlerinin dünya genelinde önümüzdeki 8 yıl içinde muhtemelen ortalama yüzde 5 oranında artacağına değinen Bohr, şöyle devam etti:
"Diğer araçların pazar hacmine göre iki misli daha hızlı. Ve Hindistan gibi ülkede ortalamanın üzerinde büyüyorlar. 2014 yılına kadar yıllık ortalama büyüme oranı neredeyse yüzde 14. Biz bu tip araçlara da çözümlerimizle refakat edeceğiz. Burada başarılı olmak için ürün geliştirmesi mutlaka yerinde yapılmalı. Bir yandan bizim uluslararası işbirliğimizden yararlanırken, diğer yandan ilgili ülkede müşterilerin ihtiyaçları tam olarak bilinmeli. Pazar başarımız bu karışımın doğru olduğunu gösteriyor. Düşük fiyatlı araçların donanımı ile 2010 yılında bir milyar euro ciro gerçekleştireceğimizi umuyoruz."
Ar-Ge'ye 2,7 milyar euro
Bohr, etkin süreçlerle ve artan verimlilikleriyle maliyet durumlarını iyileştirirken, hiç azalmayan bir dikkatle yenilikçi rotalarını sürdürmeye devam ettiklerini anlattı.
Geçen yıl 27,2 milyar euro olan cirolarının takriben yüzde 10'unu, 2,7 milyar euroyu araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) için harcadıklarını vurgulayan Borh, bu oranın bu branştaki ortalamanın çok üzerine olduğunu, geleceğe yönelik bu harcamaların neredeyse yarısının çevre ve doğal kaynakları korumakta yardımcı olan sistemler için yapıldığını söyledi.
Bohr, 2007 yılında da araştırma-geliştirme masraflarının bir önceki yıldaki gibi yüksek seviyede olacağını kaydetti.
Yorum yapılmamış.